6 Mart 2010 tarihinde yürürlüğe giren yönetmeliğe göre 35 yaş altında tüp bebek deneyen çiftlere tek embriyo transferi zorunluluğu getirilmiştir...

Tek Embriyo Transferi Stratejisinde Başarının Arttırılması: Embriyolojik Yaklaşımlar...

Ocak 2010

6 Mart 2010 tarihinde yürürlüğe giren yönetmeliğe göre 35 yaş altında tüp bebek deneyen çiftlere tek embriyo transferi zorunluluğu getirilmiştir. 35 yaş üzerinde ve 2 denemesi bulunan çiftlere ise en fazla 2 embriyo transferi yapılabilmektedir.

Sınırlanan embriyo transferi sayısı embriyoloji laboratuarlarında daha iyi kültür sistemlerinin oluşturulması ve bunun sonucunda daha iyi kalitede embriyoların geliştirilmesini zorunlu kılmaktadır. Embriyo seçimi ile ilgili ileri laboratuar tekniklerinin kullanılması sonuç olarak gebelik sağlamak için en uygun embriyoların geliştirilmesini sağlamaktadır.

Embriyo Transferinde Laboratuar Başarısını Etkileyen Faktörleri

 

Transfer Günü: Gelişen laboratuar teknikleri ile birlikte embriyoların laboratuar ortamında daha uzun süre izlenebilmeleri mümkün olmaktadır. Yapılan çalışmaların büyük çoğunluğu blastosist dönemi transferinin daha erken dönem transferlere oranla başarılı sonuçlar verdiğini göstermiştir. Merkezimizde de blastosist dönemi transferleri büyük oranda uygulanmakta olup özellikle tek embriyo transferi zorunluluğu bulunan vakalarda yüksek gebelik oranlarının sağlanmasına yardımcı olmaktadır.

Embriyoların transfer edileceği gün, merkezlerin stratejilerine, çiftin elde edilen yumurta sayısına, gelişmekte olan embriyo sayı ve kalitesine göre değişim göstermektedir. Memorial Hastanesi Tüp Bebek Merkezinde, döllenmeden sonra embriyo gelişiminin 2, 3, 4, 5 ve 6. günlerinde embriyo transfer işlemi yapılabilmekle birlikte uygun şartlarda blastosist gelişiminin gerçekleştiği 4, 5 ve 6. günler transfer uygulaması için daha çoğunlukla tercih edilmektedir.

Blastosist evresine kadar embriyo gelişiminin gözlenmesi ve blastosist döneminde embriyo transferi yapılması, gebelik şansının arttırılmasını sağlamak amacı ile tercih edilmektedir.

Blastosist transferi ile daha yüksek oranda gebelik elde etmek amaçlandığı gibi asıl olarak, düşük sayıda ve en iyi kalitede seçilmiş olan 1 veya 2 embriyonun transferi ile çoğul gebeliklerin neden olabileceği riskler azaltılmaktadır.

 

Embriyo Seçimi: Döllenme sonrası embriyolar yaşamsal faaliyetlerini ve gelişimlerini sürdürmek üzere belirli kültür sıvıları içinde geliştirilir. Embriyolar gelişim dönemlerine göre şekilsel bazı özellikler gösterirler ve bu özellikler kayıt edilir.

Yumurta toplanmasını takip eden günde , döllenen yumurtada (zigot aşaması), yumurta ve spermden gelen çekirdeklerin büyüklükleri pozisyonları ve bunların içindeki çekirdekçiklerin sayısı, büyüklüğü ve dizilimi kontrol edilir. Döllenme kontrolünden yaklaşık 6–8 saat sonra embriyoların ilk bölünmelerini gerçekleştirip gerçekleştirmedikleri değerlendirilir.

Yumurta toplanmasından 2 gün sonra gelişen embriyolarda hücrelerin (blastomer) sayıları, büyüklüklerinin aynı olup olmadıkları, simetrisi, çekirdek yapıları ve sayıları kontrol edilir. 2. günde 4 ve üzeri aynı büyüklüğe ve simetriye sahip, aynı zamanda hücre başına bir çekirdek içeren embriyolar 1. kalite olarak değerlendirilir.

3. günde de ise hücre sayısının 6’dan fazla olması, hücrelerin eşit büyüklükte olması, hücreler arası fragman yapılarının bulunmaması ve hücreler arası birleşmenin başlaması pozitif bulgular olarak değerlendirilir.

4. günde ise hücreler arası birleşmenin tamamlanması ile birlikte embriyonun kompakt bir hal alması ve blastulasyon için yarıklanmanın başlaması 1. kalitede embriyo gelişimini gösterir.

5.gün ve 6. gün (blastosist dönemi) embriyo gelişiminde farklılaşmış iki hücre grubundan oluşan embriyo blastosistin hacmi ve hücrelerin sayısı ve oluşturdukları yapısal bütünlük açısından değerlendirilmelidir . Bu iki farklı hücre grubundan en önemlisi iç hücre kütlesi (embriyoblast) olarak tanımlanan ve gebelik esnasında fetusu oluşturmakla görevli olan hücre kitlesidir. Diğeri ise dış hücre kütlesi(trofoblast) olarak tanımlanan ve gebelik esnasında gebelik kesesi ve bebeğin beslenmesi için gerekli olan plasentayı oluşturan hücre kütlesidir.

Transfer günü yapılan kayıtlar öncekilerle birlikte değerlendirilir ve en uygun embriyo transfer edilir.

 

Laboratuar Donanımı ve Çalışanların Tecrübesi:

İyi kalitede embriyo gelişimi için gelişen teknolojiye paralel olarak modernize olmuş laboratuvarlar önem kazanmaktadır. Özellikle embriyo gelişimine direkt etkisi olan, embriyoların içinde gelişimlerini sürdürdükleri inkübatörlerin sayısı ve nitelikleri, toplanan yumurta ve spermlerin daha detaylı izlenebilmelerini sağlayan özel mikroskop sistemleri, transfer edilecek embriyonun seçilmesini kolaylaştıran cihazlar ve en yeni dondurma yöntemlerinin uygulanabilmesi laboratuarın başarısını arttıran öğelerdir.

Tüp Bebek laboratuarında yapılan işlemler diğer laboratuarlardan farklı olarak manuel gerçekleştirilir. Bu durumda laboratuar çalışanlarının tecrübesi ve geliştirilmiş el becerileri daha başarılı sonuçların sağlanması bakımından önem kazanmaktadır.

Kültür Koşulları: Transfer öncesi embriyoların döllenmiş yumurta aşamasından (zigot) blastosist aşamasına kadar gelişimini sağlayan özel içerikli sıvılara kültür mediumları denir. Kültür mediumları içinde, embriyo gelişim ihtiyaçları doğrultusunda bulunan glukoz,EDTA,glutamin ve amino asitler insan vücudu içerisinde embriyonun gelişimine en yakın ortamı yaratmayı sağlamaktadır.

Embriyoların içinde geliştirildiği kültür sıvılarının özellikleri, kullanım kolaylığı, ortam koşullarına olan duyarlılığı gebelik sağlanmasında laboratuar etkisinin en önemli noktalarındandır. Kullanılan kültür sıvılarının tamamı yurt dışından ithal edilmektedir. Transport sırasında oluşabilecek ısı farklılıkları (+2-+8 dışına çıkılması) durumunda embriyo gelişimini negatif yönde etkileyebilecek durumlar oluşmaktadır. Bu sorun aşağıdaki şekilde görüldüğü gibi kültür sıvılarının fabrika çıkışında paketleme sırasında ölçtüğü ısıları sürekli kaydeden cihazların laboratuarda kontrolü ile transport sırasında oluşabilecek riskler ekarte edilebilir.

 

 

Başarılı Embriyo Freezing Yöntemi: Özellikle tek embriyo transferi ile ilgili yönetmeliğin yürürlüğe girmesi ile birlikte, iyi gelişen 1 veya 2 embriyonun rahim içine transfer edilmesi ve transfer sonrası kalan embriyoların dondurularak saklanması çok daha fazla önem kazanmıştır.

Embriyoların dondurulması ile ilgili olarak temelde kontrollü dondurma ve vitrifikasyon olmak üzere 2 farklı teknik mevcuttur. Merkezimizde, embriyo transferi sonrası kalan sağlıklı embriyoların dondurulması için, başarısı klinik deneyler ile ispatlanmış embriyo vitrifikasyon, bir başka ifade ile “cam formasyonuna geçiş” yöntemi kullanılmaktadır. Vitrifikasyon yönteminin en önemli özelliği, embriyoların yüksek yoğunluktaki koruyucu madde ile 3-4 dakika muamele edildikten sonra dakikada eksi 2000-20.000 santigrad derece soğutma hızı ile hasar görmeden dondurulabilmesine imkan sağlamasıdır. Klasik-yavaş embriyo dondurma yönteminin aksine, vitrifikasyon veya hızlı dondurma yöntemi ile, özellikle 3.gün, 4.gün ve blastokist dediğimiz 5. gün embriyoları çok daha başarılı bir şekilde dondurulmaktadır. Dondurma yönteminin başarısını gösteren en önemli kriterleden biri olan çözme sonrası embriyolardaki canlılık oranı, vitrifikasyon ile dondurulmuş embriyolarda neredeyse %100’e yakındır. Embriyo çözme sonrası yüksek canlılık oranına ilave olarak vitrifikasyon yöntemi anne adaylarına tekrar ve yüksek gebelik şansı veren en başarılı dondurma yöntemidir.

Kalite Kontrol: Embriyoloji laboratuvarı, embriyo gelişiminin rahim dışı ortamda (in vitro) gerçekleştirildiği yer olması nedeniyle bir tüp bebek merkezinin en önemli bölümüdür. Bu nedenle laboratuvar ortamındaki her türlü değişkenin titizlikle takip edilmesi tüp bebek tedavisinde başarıyı etkileyen en hayati faktördür.Bu amaçla merkezimizde halen kullanılmakta olan Kalite Kontrol ve Alarm sistemi, laboratuvar ortamı ve cihazlarına ait toplamda 72 farklı noktayı elektronik sinyaller halinde sürekli ölçen, belirlenen aralıklarla bu verileri kaydeden ve tanımlı limitlerden sapma durumunda çeşitli alarmlar yoluyla laboratuvar personelini uyaran bir tür gelişmiş alarm sistemidir. Bu sistem, özel bir yazılımla çalışmaktadır ve programlanması sisteme bağlı bir bilgisayar kullanılarak yapılmaktadır. Bu yazılım aracılığıyla ana ünitede depolanan verilerin bilgisayara aktarılması ve geriye dönük olarak laboratuvar durumunun incelenmesi de mümkün olmaktadır.

Scada 3000 adı verilen cihaz laboratuvar oda ve cihaz parametrelerini elektronik sinyaller halinde sürekli ölçen, Belirlenen aralıklarla verileri kaydeden, tanımlı limitlerden sapma durumunda alarm (sesli,çağrı,sms,e-mail) veren bir sistemdir.

Bu cihaz ile laboratuar dışından da laboratuarda bulunan inkübatörlerin sıcaklıkları karbondioksit düzeyleri, laboratuarın ısısı, nemi pozitif basıncı, dondurulmuş örneklerin saklandığı tanklardaki sıvı azot miktarları on line olarak takip edilebilmektedir. Belirlenen değerlerden sapma durumunda e-mail, sms telefon ile arama gibi yollar ile ilgili kişiye ulaşarak müdahale imkanı sağlar. Yukarıda bahsedilen tüm işlemlerin monitörizasyonu, kayıt altına alınması ve aynı standartlarda sürdürülmesi kalite kontrol sistemi ile mümkün olabilmektedir.

 

 

Laboratuvarın ortam koşulları ve inkübatörlerin ısı, CO2, O2 değerleri donurulmuş örneklerin saklandığı cryotankların sıvı azot seviyelerinin on-line görüntüsü.

 

Daha detaylı bilgi için;

Bio. Hakan Yelke (hakan.yelke@memorial.com.tr)