Yumurta toplanması, vajinal yol ile yapılan ultrosonografi probuna ilave edilmiş bir iğne eşliğinde, yumurtaların toplanması işlemidir. Bu esnada hastanın istemine bağlı olarak genel veya lokal anestezi uygulanmaktadır...
IVF (Tüp Bebek) Laboratuvarında Yapılan İşlemler / Kasım 2006 2. konu
Ocak 2006
Yumurta Toplama İşlemi
Yumurta toplanması, vajinal yol ile yapılan ultrasonografi probuna ilave edilmiş bir iğne eşliğinde, yumurtaların toplanması işlemidir. Bu esnada hastanın istemine bağlı olarak genel veya lokal anestezi uygulanmaktadır. Bu durumun önceden kararlaştırılması gereklidir. Yumurta toplanması, rahat tolere edilen, genellikle ciddi bir ağrıya yol açmayan ve tekrarlanabilen bir işlemdir.
Mikroenjeksiyon (İntrasitoplazmik sperm enjeksiyonu yöntemi)
Mikroenjeksiyon, şiddetli erkek kısırlığı tedavisi için geliştirilmiş bir yardımcı üreme yöntemidir. Spermin normal dölleme özelliğine sahip olmaması durumunda; sperm yumurta içine direkt olarak enjekte edilerek döllenme amaçlanır. Şiddetli erkek kısırlığına yol açan durumlarda, tüp bebek yöntemi de dahil olmak üzere bilinen diğer tedavi yöntemleri ile döllenme olmamakta veya çok düşük oranda gerçekleşmektedir. Sayı, hareketlilik ve şekil bozukluğu olan sperm yumurtaları döllemesi kendiliğinden mümkün olmamaktadır. Mikroenjeksiyon uygulaması, mikro-pipetler yardımı ile sperm mikroskop altında kadından elde edilen yumurtanın içine enjekte edilmesidir. Böylece bir anlamda zorla döllenme sağlanmaktadır.
Mikroenjeksiyon işlemi nasıl uygulanır?
İşlemler mikroskobun ısıtılmış tablasında, 200-400 büyültme altında ve mikromaniplatörler aracılığı ile yaoılmaktadır. Mikroenjeksiyon işlemi özel donanıma sahip mikroskop altında, uçlarına açı verilmiş steril tek kullanımlık cam mikro-pipetler ile gerçekleştirilir. Yumurta toplama işlemi sonucunda elde edilen yumurtalar önce çevresindeki hücrelerden temizlenerek, olgun olanlar ve kullanılabilecek durumdakiler belirlenir. Milroenjeksiyon işlemi yapılacak olan steril, toksik olmayan plastik kapta, önce erkeğe ait olan spermlerin konulacağı özel kültür sıvısı içeren bir havuz oluşturulur. Daha sonra olgun yumurtaların konulacağı özel besi sıvısı içeren mikro damlacıklar hazırlanır. Sperm ve yumurta kendilerine ait yerlere konulduktan sonra, mikroskop altında şekil olarak normal görünümlü ve varsa hareketli sperm seçilerek, mikroenjeksiyon pipeti ile kuyruğun orta bölümüne basılarak hareketsizleştirilir. Kuyruk kısmından yakalanan sperm pipet içine alınarak yumurta içeren besi ortamına gidilir. Burada sperm, özel yakalama pipeti ile tutularak yumurtanın içine enjekte edilir. Bu işlem tüm yumurtalarda aynı sıra ile uygulanır. İşlem bittikten sonra yumurtalar tek tek özel besi ortamlarına alınır ve işlemden 18-20 saat sonra döllenme kontrolü yapılır. Döllenenler ve döllenmeyenler ayrı ayrı belirlenerek besi ortamlarına konulur. Ardından 3'üncü 4'üncü veya 5'inci günde transfer edilene kadar büyümeleri izlenir.
Bu yönteme hangi durumlarda başvurulur?
Tüp bebek yöntemi ile döllenmenin olmadığı durumlarda, mikroenjeksiyon işlemi uygulanmaktadır. İzah edilemeyen kısırlık durumunda tüp bebek uygulaması ile yüzde 15-20 oranında döllenme oluşmamaktadır. Bu çiftlerde sperm parametrelerinin normal olduğu düşünülerek doğrudan tüp bebek uygulaması yapılırsa, döllenme olmama ihtimali söz konusu olacağından, yumurta sayısı 10 ve üzerinde olan çiftlerde mikroenjeksiyon ve tüp bebek uygulaması birlikte yapılmaktadır. Böylece yumurtalar iki gruba bölünerek, tüp bebek uygulaması ile döllenme olup olmadığı kontrol edildiği gibi, mikroenjeksiyon ile de döllenmeme durumuna karşı önlem alınır.
Kadının yaşı ve yumurtaların kalitesi önemi
Günümüzde erkek kısırlığında böylesine umutlu bir tedavi olanağı sağlanmasına rağmen başarıyı belirleyen en önemli faktörler kadının yaşı ve elde edilen yumurtaların kalitesidir. İlerlemiş kadının yaşı ve buna bağlı artmış kromozom anomalileri nedeni ile erkek kısırlığı tedavisinde başarı halen kadına ait faktörlere bağlı olarak değişmektedir. 35 yaş üzeri kadınların üzeri kadınlardaki kromozom anomalisi oranı artmakta; verilen embriyoların implante olmasını (rahim duvarına tutunma), oluşmuşsa da gebeliğin düşükle sonlanmasını riskini artmaktadır. Bazı kadınlarda ise yaşa bağlı olmaksızın azalmış yumurtalık kapasitesi nedeniyle, az sayıda ve kötü kalitede elde edilen yumurtalarda döllenme sorun olmakta ve kötü embriyo kalitesi elde edilmektedir.
Embriyo dondurma işlemi
Embriyoların döllendiği gün (pronükleus dönem) dondurularak saklanması ile başarılı sonuçlar elde edilmektedir. Böylece bir kez uygulama ile birden fazla embriyo transfer şansı oluşturulur. Gebelik başarı oranını arttırıcı ve ekonomik bir yöntem olan embriyo dondurma işlemi merkezimizde uygun olgularda rutin bir şekilde kullanılmaktadır.
Embriyoların gelişimi ve transfer için seçimi tüp bebek teknolojisinin ilk günlerde, vücut hücreleri için geliştirilmiş olan kültür ortamları kullanılmaktaydı. Fakat embriyolar vücut hücrelerinden farklı olarak, gelişim süreci içerisinde farklı besin ve gelişim faktörlerine ihtiyaç duymaktadırlar. Sürekli gelişen tüp bebek teknolojisi her geçen gün embriyo gelişimine daha uygun ve daha karmaşık kültür ortamlarının hazırlanmasına olanak vermektedir. Buna bağlı olarak gebelik oranlarında ilk yıllara göre artış izlenmektedir.
Embriyo gelişimini etkileyen faktörler:
Embriyo tranfer işlemi 3'üncü, 4'üncü ya da 5'inci gün gerçekleştirilebilir. Transfer gününe embriyoların ve olgunun özelliklerine göre karar verilir. Transfer işlemi öncesi, embriyoların tutunma şansını arttırmak için lazer ile embriyonun dış duvarında delik oluşturulur.
Embriyo transfer işlemi ağrısızdır ve anestezi gerektirmez. Transfer işlemi sırasında rahim ağzında bulunan mukus temizlenir ve ince bir katater yardımı ile embriyolar rahim içerisine bırakılır. Embriyoların rahim içerisinde verildiği yerin bilinebilmesi ve rahim içi zarına dokunulmaması için, embriyo transfer işleminin dolu mesane ile ve ultrasonografi eşliğinde yapılması gerekmektedir. Embriyo transfer işlemi sonrası yaklaşık 1 saatlik yatak istirahati yeterlidir.