İnversiyon taşıyıcılığı, erkek kısırlığı ve tekrarlayan düşükler nedeni ile başvuran çiftlerde yapılan genetik araştırmalarda tesadüfen bulunmakta olan ve kısırlıkla olan ilişkisi henüz tam olarak anlaşılamamış bir kromozom bozukluğudur.
Şubat 2014
İnversiyon taşıyıcılığı, erkek kısırlığı ve tekrarlayan düşükler nedeni ile başvuran çiftlerde genetik araştırmalar sonucu tesadüfen bulunmaktadır. İnversiyon, kısırlıkla olan ilişkisi henüz tam olarak anlaşılamamış bir kromozom bozukluğudur.
İnversiyonlar kromozomlarda oluşabilen yapısal bozukluklardan biridir. İnversiyonlar, bir kromozom üzerindeki iki noktanın kırılıp 180 derece döndükten sonra tekrar bağlanması ile oluşmaktadır. Kırık noktalarının konumuna göre parasentrik ve perisentrik olmak üzere iki çeşittir (Şekil 1). Parasentrik inversiyonlarda kırık noktaları kromozomun aynı kolunda (p ya da q) oluşur. Perisentrik inversiyonlarda ise bu noktalar farklı kollarda olduğu için sentromer 180 derece dönen parçanın içinde bulunmaktadır.
Şekil 1: İnversiyon bölgesinin içinde sentromer bulunuyorsa perisentrik, bulunmuyorsa parasentrik olarak adlandırılır. Yukarıdaki örnekte perisentrik bir inversiyon örneği gösterilmiştir. |
İnversiyonların toplumda görülme sıklığı %1-2 civarındadır. Erkek kısırlığında görülme sıklığı 13 kat fazladır. İnversiyon taşıyıcıları genellikle sağlıklıdır, bu durum dış görünüşe etki etmese de üreme hücrelerine aktarılırken kromozomal bozukluklara sebep olabilir. Bunun sebebi inversiyonlu kromozom ile normal kromozom arasında oluşabilecek rekombinasyon (parça değişimleri) olaylarıdır.
Şekil 2: Aynı bölgelerin bir araya gelebilmesi için kromozomlardan biri kıvrılmaktadır. |
Üreme hücreleri (sperm ve yumurta) oluşurken bölünme sırasında kromozomlar karşılıklı dizilmektedirler. Kromozomlardan birinde inversiyon bulunuyorsa bire-bir bölgelerin karşılıklı gelebilmesi için bir kromozomun ters dönmesi gerekir. İşte bu nedenle kıvrık şekilli kromozom görüntüsü oluşmaktadır (Şekil 2). Kıvrılan bölgede gerçekleşen rekombinasyon olaylarının sıklığına göre anormallikler izlenmektedir. Üreme hücrelerinde oluşabilecek kromozomal bozukluklar inversiyonun tipine, hangi kromozomda bulunduğuna, inversiyon bölgesinin büyüklüğüne ve taşıyıcının cinsiyetine bağlı olarak değişmektedir. Yapılan çalışmalar taşıyıcıların üreme hücrelerinde %0 ila %50 arasında bir kromozomal anormallik riski bulunduğunu göstermektedirler. Genellikle çoğu inversiyon (özellikle inversiyon 9) bir risk oluşturmadığı için inversiyon taşıyıcılığının preimplantasyon genetik tanı (PGT) endikasyonu olarak ele alınması tartışmalıdır.
Baba adayının inversiyon taşıyıcısı olduğu durumlarda sperm FISH (Floresan in situ hibridizasyon) yöntemi oldukça yol gösterici bir tekniktir. Örneğin 46,XY,inv(2)(q21.2q37.3) taşıyıcısında uyguladığımız sperm FISH testi sonucu spermlerin %28 gibi oldukça önemli bir bölümünün inversiyondan kaynaklanan bir kromozomal anormallik taşıdığı tespit edilmiş ve çifte PGT yöntemi önerilmiştir.
Şekil 3: (a) ve (b) Anormal sperm hücreleri: Telomerik 2q sinyali (kırmızı sinyal) izlenmediği için 2q bölgesinde delesyon, (a)’da ayrıca 2p bölgesinde duplikasyon bulunmaktadır (2 adet yeşil sinyal). (c) Normal sperm hücresi: Bu sperm hücresinde normal sayıda sinyal (1 kırmızı 1 yeşil) izlenmektedir. |
İnversiyon taşıyıcılığında mevcut olan teknolojilerle anormal kromozom yapılarını tespit edebilmek mümkündür. Bunun için zaten kısırlık sorunu nedeniyle tüp bebek yöntemine başvuran çiftler arasında inversiyon taşıyıcılığı veya translokasyon taşıyıcılığı tespit edildiğinde, PGT yöntemi kullanılabilmektedir. Array-CGH yöntemi ile inversiyonlu kromozom dâhil tüm kromozomlarda görülebilecek parça artışları ve kayıpları belirlenebilmektedir (Şekil 4).
Şekil 4: İnversiyon 2 taşıyıcısına ait olan embriyoda yapılan inceleme sonucu 2q bölgesinde kayıp (parsiyel delesyon 2q) saptanmıştır. Ayrıca 15 nolu kromozomda da artış (trizomi 15) tespit edilmiştir. |
İnversiyon taşıyıcılığının tekrarlayan başarısız tüp bebek denemeleri, erkek kısırlığı ve tekrarlayan düşükleri olan çiftlerde görülme sıklığının normal bireylere göre artmış olması en azından bu hasta grubunda inversiyondan kaynaklanabilecek kromozomal anormalliklerin dışında da moleküler düzeyde; örneğin üreme hücreleri oluşumunu etkileyen, embriyonun tutunma ihtimalini azaltan, gen ekspresyonlarını değiştiren veya gebelik oluştuktan sonra fetüsün normal gelişim seyrini etkileyen bazı mekanizmaların varlığını düşündürmektedir.
Daha fazla bilgi için,
Mol. Bio. Çağrı Beyazyürek
cagri.beyazyurek@memorial.com.tr