Günümüzde kadınlar, değişen yaşam koşulları ve iş yaşamında daha aktif konuma gelmeleri nedeniyle, evlenme ve çocuk sahibi olma planlarını daha ileri yaşlara ertelemekte, özellikle 35 yaş sonrası çocuk sahibi olmak istediklerinde yaş faktörü karşımıza bir problem olarak çıkabilmektedir...
Ağustos 2006
Günümüzde kadınlar, değişen yaşam koşulları ve iş yaşamında daha aktif konuma gelmeleri nedeniyle, evlenme ve çocuk sahibi olma planlarını daha ileri yaşlara ertelemekte, özellikle 35 yaş sonrası çocuk sahibi olmak istediklerinde yaş faktörü karşımıza bir problem olarak çıkabilmektedir. Yine erkekteki sperm problemi nedeniyle çocuk sahibi olamamış ve yardımcı üreme tekniklerinin uygulandığı merkezlere başvurmayı çeşitli sebeplerle ertelemiş çiftlerde ileri kadın yaşı, tedaviyi olumsuz yönde etkileyerek gebelik şansını azaltmaktadır.
İleri kadın yaşı gebelik üzerinde neden önemlidir?
Kadınların yumurtalıklarında belli sayıda yumurta (üreme hücresi) mevcuttur ve bu rezervdeki yumurtalar, ilk adet kanamasından adet kanamalarının kesildiği menopoz dönemine kadar kullanılır ve yeni yumurta üretimi olmaz. Doğumda kız çocuğunun yumurtalıklarında yaklaşık 1–2 milyon yumurta bulunur, ilk adet kanamasıyla bu sayı 300 bin civarına düşer. Yaş ilerledikçe yumurtalık rezervi azalır ve yumurta kalitesinde bozulma meydana gelir. Bu da, hem gebe kalmayı hem de sağlıklı çocuk sahibi olma şansını azaltır. 35–45 yaş arasındaki tüp bebek tedavisine girmiş kadınların embriyolarına (döllenmiş yumurta hücresi) yapılan genetik testlerde yaklaşık % 40 oranında kromozomlara ait problem görülmektedir. Yine bu grupta erken dönem gebelik kayıpları genç yaş grubuna göre daha sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. 35 yaş üzerinde gebelik oranı % 57’ye düşmekte, 41 yaşında doğum hızı % 7‘ye kadar inebilmektedir.
Yumurta kalitesinde ortaya çıkan bozulma, yalnızca yaş ilerledikçe mi görülür?
Yaşa bağlı olmadan yumurtaların genç yaşta hızla azalmasıyla, yumurtalıkların erken yaşlanması durumu da karşımıza çıkabilir. Ailesel yatkınlık olabileceği gibi genetik, metabolik, hormonal ve bağışıklık sistemiyle ilgili hastalıklar, sigara kullanımı, kanser tedavileri bu duruma sebep olabilir. Özellikle ailede erken menopoz hikayesi olan kadınların otuzlu yaşlardan önce çocuk sahibi olmaya karar vermeleri ve gerekirse yardımcı üreme tekniklerinin uygulandığı merkezlerden yardım almaları uygun olacaktır.
İleri yaş anne adaylarının (38 yaş ve üzeri) sağlıklı çocuk sahibi olma ve devam eden gebelik şansını arttırmak amacıyla, tüp bebek programına alındıklarında embriyolarına genetik tanı yapılabilir. Ancak bu uygulamanın, tüm kromozomlar için değil sıklıkla problemlerin görüldüğü kromozomlar üzerinde yapılabildiği, gebelik gerçekleştiği takdirde erken tanı testleriyle teyit edilmesi gerektiği de unutulmamalıdır.
Erkekte yaş, üreme yeteneğini etkilememektedir ama ne yazık ki geçen zaman, kadınların aleyhine işlemekte ve yerine konamayan kayıplara sebep olmaktadır. Çocuk sahibi olmaya karar vermiş çiftler, sorunla karşılaştıkları zaman, vakit kaybetmeden, önyargı ve korkuları bir tarafa bırakarak profesyonel yardım aldıklarında, sorunlarını erken dönemde çözebilecekler ve oluşabilecek psikolojik travmadan da korunmuş olacaklardır.